9 Kasım 2009 Pazartesi

HAZIR DÜNYA , Nazlı Eray


Nazlı Eray'ı severim.İlginç bir kadın olduğunu düşünüyorum.Bir tv yayınında kalabalık mekanlarda yazdığını ve yazmaya oturduğu zaman ardı ardına sayfalarca yazdığını söylemişti. Hayalle gerçeğin iç içe geçmiş olduğu öyküleri yada romanları için epey yoğun ve zamansız bir zihni olmalı. Sezgilerinin güçlü olduğunu kendisi de söylemişti fakat dış görünümünden ve yazdıklarından da bu anlaşılıyor zaten.Tüyap kitap fuarında eski kitaplarını indirimli bulunca kaçırmayayım dedim. Hazır Dünya'dan başladım.

Hayatlarımız göründüğünden daha karmaşık aslında,hislerimiz yüzünden.
Bitti dediğimiz şeyleri biz bitirsekte ilişkide olduğumuz taraf bitirmedikçe biz onlarla olan iletişim kanallarını kapatamıyoruz.Bir şekilde hep iletişim halinde kalıyoruz.Rüyalarımızla yada çeşitli rastlantılarla.
Yazarın eski bir fotoğrafla konuşması bu iletişimi hatırlattı bana.Düşünceyle,vicdanla,kalple olanı.

Dünyamız bir başkası tarafından haritalandırılabilir mi?
Diyelim ki haritalandırıldı,kitapta ki gibi insan nasıl açıklayıcısı olur bu haritanın?

Yazarda bu yüzden yazmış zaten bu kitabı,şöyle diyerek sonlandırmış öyküyü;
'Herhangi bir derste, tahtaya kalkınca tutukluk geçirenlere;harita başında ne diyeceğini unutan coğrafya öğrencilerine;tüm öğrencilere,yaşamın bazı bölümlerinde zorluk çeken kadın ve erkeklere;bazen durup dururken yüreklerinde yaşamın getirdiği burukluğu hissedenlere,bir insanla yada fotoğrefla ilgili olanlara,yardımcı el kitabı olarak...'

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder